İlkokul yıllarında ders sonrası önlüğü yaka paça çıkartıp kapının önünde top oynamayı özledim.
Annelerin, teyzlerin, ninelerin kapı önlerinde oturup dedikodu yaparken, çekirdek kabuklarından kaldırımlara hasırlar yapışını özledim.
Kızmasalar topumuza, gidin başka yerde oynayın demeseler inan keyif almazdık o kadar. Su sarkıtırdı annem sepetten, Gökhan salatalığını yerdi. Maç aralarda salatalık yiyen arkadaşın yoksa bilmezsin ikili mücadelelerdeki bostan kokusunu.
Geceleri oynanan saklambaçlar... Kamyon römorklarında köşe kapmacalar... Belki de ilk etkilenmeler karşı cinsten... Hayat bize zarar veremeyecek kadar silikti.
Derken atari çıktı, inanılmazdı ama sadece seyretmekle yetindiğimiz televizyona müdahele edebiliyorduk.
Adama git diyorduk gidiyordu, zıpla diyorduk zıplıyordu. Kusursuz bir köleydi. Bir çeşit büyüydü. Topumuzdan, saklambaçımızdan eksik kalmadık tabi, ama daha az görüşmeye başladık. Zira kodumunun Mario'sunu hoplatıyorduk ve Mario prensesi kurtarmalıydı. Mario'nun cinsel hayatı artık bizden soruluyordu.
Bi de tabanca vardı, ekrana tutup ördekleri vurduğum.
Ördekler sanki anamı sövmüşlercesine öldürüyordum. 1 ördek bile ölmese kanımız yerde kalacaktı.
Arkadaşlarım mı? Görüşüyorduk tabi ama evlerde, çünkü Shredder'ın ebesine sıçmaya and içmiş tosbağalardık artık.
Arkadaşlarım mı? Görüşüyorduk tabi ama evlerde, çünkü Shredder'ın ebesine sıçmaya and içmiş tosbağalardık artık.
Anneler de bize mi özenmiş olsa gerek o kadar dışarılarda oturmaz olmuşlardı, evlerde toplaşmaya başladılar.
Derken Sega olayı daha da tetikledi. Tabi ki maçımızı ediyorduk. Keza Sega'nın görüntüsü çok gerçekçiydi.
Playstation'a hiç girmiyorum, doğa üstü bir şeydi. İnanabiliyor musun adam bana vuruyor ve joystick'im titriyordu.
Teyzeler, nineler, anneler mi? onlar evindeydi. Dizileri vardı izlemeleri gereken.
Arkadaşlarımla görüşmüyordum eskisi kadar, Bilgisayarım vardı artık.
Bu, büyümenin ritüeli miydi? Yoksa gerçekten bir suçlu aranmalı mıydı?
artık ne kaldırımlarda çekirdek kabukları vardı,
ne de burnumda salatalık kokusu...
içimde zerre yoktu çanak çömleğin patlama korkusu,
zaten römorkun bütün köşeleri boştu...
Hepsi biraz suçluydu ama bunu başlatan atariydi, tüm suç onundu. O, bütün küfürlerin en güzelini hakediyordu.
Bir yerlerde olmalıydı, bir yerlere koymuştum atarimi...
Buldum. Kurdum. İçinde topu topu 10 tane oyun olan 1000lik kaseti taktım. Tabancamı elime aldım.
Ördekleri tek tek vuruyordum. Bir tanesini bile kaçırmamalıydım. O pis köpeğin sırıtışını görmemeliydim.
Kaçırırsam...
Biz babamla vururduk o ördekleri...
YanıtlaSilbir de atarinin son zamanları Tsubasa çıkmıştı oyna oyna götümüz dümdüz olmuştu oturmaktan.Daha yeni yeni kendine geliyor götüm :D
Hatırlamak güzeldi.
kahrolsun o sega. hayatımı kararttı.
YanıtlaSilYalnız bu şarkıyı dinlerken okudum yazıyı. Kendi kendimi moda soktum bi gereksiz. Ağlayacaktım az kalsın amk .)
YanıtlaSilhttp://diyorumki.tumblr.com/post/677383688/iki-veya-uc-sene-once-uykuya-dalmak-uzereyken
lan o değilde hepimiz aynı mahallenin çocuğu çıkacaz bak bu gidişle.
YanıtlaSilbeni hatırladın mı? atarisi olmayan sürekli size gelip oynayan ve babam alacakmış olm söz verdi diyen elemanım.
ne atari ne televizyon ne de playstationlar aslında suçlu. onların büyüsüne kapılıp giden, nelerden zevk aldığımızı unutan biz değil miyiz?
YanıtlaSilmahallede top koştururken, saklambaçta ebe olmamak için mızıkçılık yaparken, ip atlayıp arka bahçede mangal yaparken daha mutluyduk da, değerini anlamamız için illa kaybetmemiz gerekiyormuş işte..
@ destineb
YanıtlaSilÖyle bir çocukluk yaşadııkki hepsine zaman kalıyordu hocam.Asıl şimdiki nesil senin dediğin gibi.Topu versen karpuz diye kesip yer.Ama WOW da seksen level charım var diyor çocuk.
bazı zamanlar mario ile yalnız kalır dertleşirdik.orospu çocuğu sonra bizi ne hallere soktu.
YanıtlaSilYüzlerce kere prensesi kurtardı Mario ,prenses bir kere bile vermedi adama... Mehmet Ali Birand ın etkisi büyük olmuş prensesin üzerinde...
YanıtlaSilulan o salatalık olayına da hiç anlam veremez hep özenirdim. yazıyı okuyunca canım meybuz çekti.
YanıtlaSil@ Bora-MAN
YanıtlaSilözellikle şimdiki nesil ya benim hedef kitlem. yaşayamıyorlar yaşamaları gereken çocuklukları, haberleri yok. yazık!
wow oynasınlar, çocukluk aşkları bile olmayacak, olsa bile wow'da kimi kestin dedikleri kıza aşık zannedecekler kendilerini.
@ destineb
YanıtlaSilYani...O oyunları oynayacağı kadar Bulvar gazetesi okusalar razıyım...En azından gerçek birşeye bakmış olurlar...
leblebi tozu cekti canım, ve sürekli oynarken düşüp kalkmaktan yara bere içinde kalan dizlerim geldi aklıma, o yaraları da kavlatmak ayrı bi zevktir ayrıca :))
YanıtlaSilher Alman kale oynarken sorardım ''neydi lan bunun kuralları!'' outa atan mı kaleye geçiyordu neydi lan neydi neydi..
YanıtlaSildipnot: leblebi tozuyla yusuf yusuf demek.
YanıtlaSilatari for ever :P
YanıtlaSilhttp://aslankizinruyasi.blogspot.com/
bizde başladık işte eskileri methetmeye özlemlere..
YanıtlaSil@mayoneziseverim; ağlattın.
YanıtlaSilnerde o bakkaldan aldığımız, dilimizi kırmızıya boyayaan meybuz? ya leblebi tozu?.. bakkalda satılan altın lira şeklindeki çikolatalar.. keloğlan ve turbo sakızı.. 9999 oyunlu el tetrisi?
soccer da alayına koyardım. ama sokakda iki taşla yaptığımız hayali kaleye patlak topla attığım golün zevkinin zirilyonda birini vermezdi. lanet olsun icat edene...
YanıtlaSilHard Rock Hotel and Casino Baltimore - Dr.MCD
YanıtlaSilExplore our interactive 수원 출장안마 map 창원 출장마사지 to 남원 출장샵 find hotels, spas, 수원 출장샵 & dining destinations in Hanover, MD. We've got 논산 출장마사지 everything you need for an exciting stay.